Salı, Mart 14, 2006

Yaşar Durukan'dan eleştirilere açıklama

Haberi satır satır okuyup endişelerinizi, çekincelerinizi, yer yer haklı tepkilerinizi yansıtmanız bizlere yol gösterici oldu. Sizden gelen mailleri buradaki yetkililerle paylaştığımda "Yazdığımız haberlerle (Alevi'lerden, Arap Alevi'lerden) bir kişiyi bile kırmamalıyız. Gerekli hassasiyeti gösterelim." yanıtını aldım.

Haberde dikkat çektiğiniz noktalara gelince;

Eskiden Aksiyon dergisinde yazıyordum ve bir konuyu derinlemesine işleyebiliyordu. Gazetede ise, dergideki yazının ancak dörtte biri giriilebiliyor. Aslında bu haberin gerçek uzunluğu 80 bin vuruştu. Neredeyse bir kitap uzunluğunda. Bunu önce 20 bine sonradan sayfanın durumuna göre 7 bin 500 vuruşa indirmek zorunda kaldık. Kısaltmalar yapılırken gerçekten açıklayıcı kısımlar da makaslanınca altını çizdiğiniz sakıncalı kompozisyonlar ortaya çıktı. Biz buradan bakınca haberin bütününü bildiğimiz için bir eksiklik farkedemedik. Aslında haberi Hatay'dan güvendiğim bir kaynağa da okutarak yayınladık. Sözkonusu kişi farklı noktaların altını çizmişti ama o kısımlardan hiç tepki almadık.

"Hatay'da dışa kapalı, etnik ve dinî grupların kendi içinde yaptığı (endogami) evlilikler, ölüm çarkına dönüştü"
Cümlesinde Nakşibendiler'i, Çerkezler'leri ve diğer cematleri de kastettik. Haber kısaltılırken bu kısımlar uçtuğu için yukarıdaki cümle gerçekten rahatsız edici geliyor.

"Gizlilik esasina dayalı batinî mezhepler, hastalığın tüm cemaate yayılmasına yol açtı..."
cümlesinde ise, gizlilikten kasıt, sünni mezheplerdi. Biliyorsunuz Kur'an'da gizlilik esasına dayalı ayetler, öğretiler var. Bunları herkes bilemez. Ancak bunları bilenler tarafından açılırsa diğer insanlar tarafından bilinebilir. Arap Alevi cematindeki gizlilik esası da anladığım kadarıyla aynı şeyi ifade ediyor. Buradaki 'gizlilik' kelimesi sanki kapalı, gizemli bir örgütlenmeyi anlatıyor gibi görünse de durum gerçekten böyle değil. En azından bunu kastetmek istemedik. Kastettiğimiz sünni cemaatlerde de inanın çeşitli sebeplerden dolayı kapalı evlilikler yapılıyor. Onlar Arap Alevi cemaati kadar açık, şeffaf olamadıkları için bazı durumları çok net ifade edemetik.

"Cemaatler ya dışa açılacak ya da kendi kendini yok edecek."
İnanın haberin çok gereksiz yerlerden kesilmesinden dolayı böyle bir anlam çıktı ortaya. Ancak, gerek Arap Alevilerde gerekse Sünni cemaatler içinde öyle aileler, gruplar var ki evlilik öncesi hastaneye gitmeyi bile dışa açılmak olarak yorumluyorlar ve cezasını gençler çekiyor.

Bu arada,
pazar günü yayınlanan Amerikan Hastanesi'ndeki PGT yöntemi bana çok içaçıcı geldi. Dar gelirli aileler için kaynak sağlanabilirse. Bunun için lütfen siz ordan biz burdan milletvekillerine baskı yapalım. Hiç olmazsa AB fonlarından kaynak sağlanmasında yardımcı olsunlar. Böylesine önemli bir sosyal sorun için dünyanın her yerinden kaynak bulunabileceğini zannediyorum.
Saygılar, selamlar...
M. Yaşar Durukan
Zaman Gazetesi


Comments: Yorum Gönder



<< Home